İKİLİ ANLAŞMALAR VE ELEKTRİK PİYASALARI

, ,

İKİLİ ANLAŞMALAR VE ELEKTRİK PİYASALARI

Enerji, gelişen dünyada her geçen gün daha fazla önem kazanmakta olup sanayinin ve millî güvenliğin kalbinde yer almaktadır. Türkiye’de elektrik enerjisi tüketimi her yıl artış göstermekte olup, bu tüketimin 2030 yılında 455,3 TWh, 2035 yılında ise 510,5 TWh seviyesine ulaşması beklenmektedir. Teknolojik gelişmeler, enerji üretimini çeşitlendirip daha temiz ve sürdürülebilir hâle getirirken, serbestleşen piyasa yapısı tüketicilere daha geniş tercih imkânı sunmaktadır. Bu kapsamda, enerji piyasasında ikili anlaşmalar giderek önem kazanmaktadır.

İkili Anlaşmalar

Elektrik piyasasında sözleşmeler, serbest olmayan tüketiciler ile görevli tedarik şirketleri arasında düzenlenen perakende satış sözleşmeleri ve ikili anlaşmalar şeklinde karşımıza çıkmaktadır. İkili anlaşmalar, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 3/1-j maddesinde, “gerçek ve tüzel kişiler arasında özel hukuk hükümlerine tabi olarak, elektrik enerjisi ve/veya kapasitenin alınıp satılmasına dair yapılan ve Kurul onayına tabi olmayan ticari anlaşmalar” şeklinde tanımlanmıştır.

Elektrik piyasasında ikili anlaşmalar, tedarikçilerin birbirleriyle veya serbest tüketicilerle yaptıkları enerji alım-satım sözleşmeleridir. Bu noktada, serbest ve serbest olmayan tüketici ayrımı büyük önem taşımaktadır.

Tedarikçiler; elektrik enerjisi ve/veya kapasite sağlayan üretim şirketleri ile tedarik lisansına sahip şirketlerden oluşmaktadır. Serbest tüketici ise Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 4. maddesinin (jj) bendi uyarınca; Kurul tarafından her yıl belirlenen elektrik enerjisi miktarından daha fazla tüketimde bulunan, iletim sistemine doğrudan bağlı olan veya organize sanayi bölgesi tüzel kişiliğini haiz bulunan gerçek ya da tüzel kişidir. Buna karşılık, aynı maddenin (kk) bendinde tanımlanan serbest olmayan tüketiciler, elektrik enerjisi ve/veya kapasite alımlarını yalnızca bulundukları bölgede görevli tedarik şirketinden yapabilen gerçek veya tüzel kişilerdir.

Bu ayrım, ikili anlaşmaların önemini ortaya koymaktadır. Çünkü yalnızca serbest tüketici statüsüne sahip kişiler, enerji ihtiyaçlarını piyasa koşullarına göre belirleyerek farklı tedarikçilerle doğrudan sözleşme yapma serbestisine sahiptir. Dolayısıyla, ikili anlaşmalar enerji piyasasında rekabeti güçlendirirken, tüketicilere maliyet avantajı ve fiyat istikrarı sağlama potansiyeli taşımaktadır.

İkili anlaşmalar, perakende satış sözleşmelerine kıyasla taraflara tüketilecek enerji miktarı, fiyatı ve sözleşme koşulları üzerinde serbestçe pazarlık yapma imkânı tanımasıyla, serbest tüketiciler açısından önemli ekonomik avantajlar sağlamaktadır. Bu yönüyle ikili anlaşmalar, piyasada esnekliği artırmakta ve rekabeti teşvik etmektedir. Artan enerji ihtiyacı ve gelişen sanayi yapısıyla birlikte, serbest tüketici sayısında da düzenli bir artış öngörülmektedir. Nitekim, 2024 yılında 950 kWh olarak uygulanan serbest tüketici limiti, 2025 yılı için 750 kWh olarak belirlenmiş ve böylece daha geniş bir tüketici kitlesinin piyasada serbestçe tedarikçi seçebilmesi mümkün hâle gelmiştir.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi         2021/3800 E.  ,  2022/421 K.

‘’Somut olayda; davacı, 10000010 ve 202094084 nolu abonelikleri için Eylül 2006-Aralık 2010 dönemleri arasında, Kurul tarafından yıllık belirlenen tüketimden daha fazla tüketimde bulunduğunu, bu kapsamda serbest tüketici olduğunu belirterek fazla tahsil edilen PSH bedelinin istirdatı için eldeki davayı açmıştır.

O halde ilk derece mahkemesince; Danıştay 13. Dairesinin iptal kararının onanmasına ilişkin Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 24/05/2012 tarihli kararı uyarınca, sayaç okuma ve faturalandırma hizmetlerine ilişkin maliyetlerin abone grubuna ve tüketilen enerji miktarına göre değişiklik gösterecek maliyetler olmadığı ve bu nedenle abone başına sabit bir ücret uygulanması gerektiği, perakende satış hizmet tarifesinin Kwh üzerinden alınmasına ilişkin kuralın “serbest tüketiciler” yönünden hukuka aykırı olduğu göz önünde bulundurulmak suretiyle, 6446 sayılı Kanun ve Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Yönetmeliği dikkate alınarak, davacının dava konusu dönemlerde, EPDK tarafından belirlenen yıllık tüketim miktarı itibariyle “serbest tüketici” olup olmadığı konusunda araştırma yapılıp, bu husustaki belgeler getirtilerek bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucu dairesinde (EPDK tarafından yıllık belirlenen tüketimden daha fazla tüketime sahip olması halinde serbest tüketici konumunda olduğu kabul edilerek) bir hüküm kurulması gerekirken, davacının Temmuz 2012 tarihinde serbest tüketici olduğu kabul edilerek eksik inceleme ve yanılgılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.’’

İkili Anlaşmaların Genel Unsurları

İkili anlaşmalar, tedarikçinin tedarik edenin talep ettiği elektrik enerjisi ya da kapasitenin karşılanması ve bunun karşılığında tedarik edenin sözleşmede belirlenen bedeli vermesini kapsamaktadır. Bu bedel perakende satışlarda uygulanan tarifenin aksine tüketiciler tarafından serbestçe kararlaştırılabilir. Bu bakımdan serbest tüketici, tedarikçi ile anlaşamadığı takdirde son kaynak tedariki tarifesinden faydalanabilecek olup bu bakımdan ticari avantaja sahiptir.

İkili anlaşmalar, tedarikçinin, karşı tarafın talep ettiği elektrik enerjisi veya kapasiteyi temin etmesi ve bunun karşılığında tedarik edenin sözleşmede öngörülen bedeli ödemesini konu edinmektedir. Bu bedel, perakende satışlarda uygulanan tarifelerin aksine, taraflarca piyasa koşulları çerçevesinde serbestçe belirlenebilmektedir. Bu yönüyle serbest tüketiciler, tedarikçi ile mutabakata varamadıkları hâllerde son kaynak tedariki tarifesinden yararlanma olanağına sahip olup, bu durum kendilerine piyasa içinde ekonomik esneklik ve ticari avantaj sağlamaktadır.

İkili Anlaşmalarda Dengeleme Mekanizması ve Bildirim Yükümlülüğü

Elektrik enerjisinin işletimi, fiziksel nitelikleri gereği, üretim ve tüketim arasında eşzamanlı dengenin korunmasını zorunlu kılmaktadır. Piyasa işletiminin sürekliliği ve istikrarlı işleyişi, bu arz-talep dengesinin kesintisiz biçimde sağlanmasına bağlıdır. Bu nedenle, elektrik piyasasında gerçekleştirilen tüm işlemler, dengeleme mekanizmaları gözetilerek yürütülmektedir.

Dengeleme mekanizmasının ikili anlaşmalara yansıması, tedarik eden bakımından kullanılan sayaçların mevzuata uygun olarak çok zamanlı ölçüm yapabilen nitelikte olması ve yapılan ikili anlaşmaların ilgili kuruma süresinde bildirilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Buna istinaden, Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği’nin 87. maddesi uyarınca, ikili anlaşmanın kayıtlı piyasa katılımcısı olan tüzel kişiler arasında tanzim edilmesi hâlinde bildirim yükümlülüğü taraflarca ortaklaşa olarak yerine getirilecektir. Buna karşılık, serbest tüketici ile tedarikçi arasında yapılan ikili anlaşmalarda bildirim yükümlülüğü tedarikçiye aittir.

İkili Anlaşmaların Düzenlenmesi

İkili anlaşmalar, sui generis nitelikte olmakla birlikte, satış sözleşmesine benzer özellikleri ve perakende elektrik satış sözleşmelerinin aksine, devletin piyasaya müdahale unsurlarının azalması sebebiyle taraflara daha geniş bir irade serbestliği tanımaları bakımından dikkat çekmektedir. Yıllık elektrik tüketimi 100 kWh’ın altında kalan serbest tüketiciler için ise ayrıca özel düzenlemeler öngörülmüş olup, bu hususa başka bir yazımızda ayrıntılı olarak değinilecektir. Bu kapsamda, ilgili sözleşmelerin hazırlanmasında mevzuata uyum, sözleşmede belirlenecek süre, teminat ve bedel hükümlerinin dikkatle oluşturulması büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle, hak kaybına uğramamak adına hukuki danışmanlık alınması, sürecin güvenli ve sağlıklı bir şekilde ilerlemesi açısından önem arz etmektedir.

NOT: Bu yazımız, bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. İzinsiz paylaşılması halinde, hukuki süreç başlatılacaktır.

Dike Hukuk ile iletişime geçmek için: https://wa.me/905337608453

 

1 reply
  1. Ulaş Yılmaz says:

    Bilgilendirici yazınız için teşekkürler. Ayrıca elektrik piyasasına yeni dahil edilen Toplayıcılık Yönetmeliği ve piyasaya etkilerini de kaleme almanın, birçok kişi kurum için çok aydınlatıcı olabileceğine inanıyorum.

    Yanıtla

Cevap Yaz

Tartışmaya katılmak mı istiyorsun?
Katkıda bulunmaktan çekinmeyin!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir